Steam Banana Oyunu Rekorlara Koşuyor! Peki Nedir Bu Oyun?

Can Emre
2 okuma süresi.

Muz tıklama oyunu Banana’nın başarısı, ‘Sadece bir muza tıklayarak bir oyun ne kadar popüler olabilir?’ sorusunun cevabını veriyor. Steam platformunda büyük bir başarı yakalayan oyun, anlık 700.000 oyuncuyu geçerek kendi rekorunu kırmış durumda. Steam Banana oyunu neden bu kadar satıyor?

Steam Banana Oyunu Ne Kadar Sattı?

23 Nisan’da piyasaya sürülen oyunun oyuncu sayısı, özellikle son haftada hızla artmaya başladı. 1 Haziran’da anlık 37.000 oyuncuya ulaşan oyun, sadece 15 gün içinde bu rakamı 700.000’in üzerine çıkarmayı başardı.

Oyunun amacı oldukça basit: Muzun üzerine tıklamak ve belirli aralıklarla düşen özel muz kabuklarıyla sayacı artırmak. Palworld ve Helldivers 2 gibi bu yılın hit oyunlarıyla karşılaştırıldığında oldukça basit kalan Banana’nın başarısı, muhtemelen ağızdan ağıza yayılması ve hakkında yapılan konuşmalar sayesinde gerçekleşti.

SteamDB verilerine göre, Banana 15 Haziran’da 702.184 anlık oyuncu sayısına ulaşarak PUBG: Battlegrounds, Palworld, Counter-Strike 2 ve diğer büyük çevrimiçi oyunların ardından, Steam’de tüm zamanların en yüksek oyuncu sayısına ulaşan 12. oyun oldu.

Bu haberin yazıldığı sırada, Banana 1,107,952 oyuncuya sahip olan Counter-Strike 2’nin ardından 585,675 oyuncu ile en çok oynanan ikinci oyun olarak öne çıkıyor.

Steam platformunda büyük bir başarı yakalayan Banana, basit ama bağımlılık yaratan bir oyun olarak dikkat çekiyor. Oyuncuların tek yapması gereken, ekran üzerindeki muza tıklayarak puan toplamak ve belirli aralıklarla düşen özel muz kabuklarıyla sayacı artırmak. 23 Nisan’da piyasaya sürülen Banane, kısa sürede büyük bir oyuncu kitlesine ulaşarak, sadece 15 gün içinde anlık 700.000 oyuncu sayısını aşmayı başardı. Bu başarısıyla Steam’de tüm zamanların en yüksek oyuncu sayılarına ulaşan oyunlar arasına giren Banane, sadeliği ve eğlenceli yapısıyla büyük beğeni topluyor.

Güncel teknoloji haberlerine anında ulaşabilmek için bizleri XInstagram ve Telegram  üzerinden takip etmeyi unutmayın!

Bu yazıyı paylaş
2002 yılında Balıkesir’de dünyaya gelen Can Emre, çocukluk yıllarından itibaren motor sporlarına ve oyun dünyasına olan tutkusuyla tanınan bir isimdir. Henüz 10 yaşındayken televizyonda izlediği bir Formula 1 yarışı, onun için sadece bir sporun değil, aynı zamanda bir yaşam tarzının başlangıcı oldu. McLaren takımının cesur hamleleri ve pistlerdeki tarihi zaferleri, Can’ın gönlünde ayrı bir yer edindi. Formula 1 dünyasına olan ilgisi giderek bir tutkuya dönüştü ve bu tutku, kariyer planlarını şekillendiren önemli bir etken haline geldi.Can, eğitim hayatına Balıkesir’de başlayıp, lise yıllarının ardından İstanbul Üniversitesi’nde Yeni Medya bölümüne kabul edildi. Üniversite yılları, onun dijital dünyanın dinamiklerini daha iyi anlamasına ve medya sektöründe sağlam bir temel oluşturmasına olanak sağladı. Aynı zamanda akademik bilgilerini, motor sporları ve oyun içerikleri üretiminde uygulayarak kariyerinde yeni bir döneme adım attı.Gazetecilik stajıyla profesyonel hayata adım atan Can Emre, kısa sürede motor sporları ve dijital içerik üretimi konularında yetkin bir isim haline geldi. Çeşitli motor sporları platformlarında yazdığı makaleler ve analizlerle, takipçilerine hem teknik hem de eğlenceli bir bakış açısı sundu. Yarış analizleri, tarihi geri dönüşler, sürücü profilleri ve pist incelemeleri gibi geniş bir yelpazede içerik üreterek okuyucularının Formula 1’e olan ilgisini artırmayı başardı. Bunun yanı sıra motor sporlarına dair yaptığı röportajlar, sektördeki farklı sesleri duyurmayı ve bu dünyaya olan sevgisini daha da pekiştirdi.Can Emre, yazılarında yalnızca teknik analizlere değil, aynı zamanda bu sporun büyülü hikayelerine de yer veriyor. Özellikle Formula 1’in efsanevi yarışları, unutulmaz anları ve dramatik şampiyonlukları üzerine yaptığı araştırmalar, içeriklerine derinlik katıyor. McLaren hayranı olması, onun bu spora duyduğu tutkuyu daha da belirgin hale getiriyor. Takımın geçmiş zaferlerini ve bugünkü mücadelesini takip ederken, aynı zamanda gelecekteki başarılara dair umutlarını her fırsatta dile getiriyor.Can’ın tutkusu sadece pistlerle sınırlı değil. Oyun dünyası da onun vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Özellikle Witcher serisine olan ilgisi, hem hikâye anlatımı hem de oyun dünyasının büyüleyici atmosferine olan hayranlığını yansıtıyor. Boş zamanlarında kendini Witcher’ın karanlık ve etkileyici dünyasında bulmak, onun için bir hobi değil, adeta bir yaşam biçimi. Bu oyun, Can’ın hayal gücünü ve yaratıcılığını besleyen önemli bir kaynak haline gelmiş durumda.Motor sporları ve oyun dünyası hakkındaki derin bilgi birikimi, Can Emre’yi içerik üretiminde bir adım öne taşıyor. Hem profesyonel kariyerinde hem de kişisel hayatında tutkularını başarıyla birleştirerek, yazılarında okuyucularına hem bilgi hem de keyif sunmayı amaçlıyor.İstanbul Üniversitesi’ndeki eğitimiyle beraber dijital medya dünyasına olan ilgisini artıran Can, yeni platformlar keşfetmeye ve daha geniş kitlelere ulaşmaya devam ediyor. McLaren sevgisiyle Formula 1 dünyasında, Witcher tutkusu ile oyun dünyasında kendine özgü bir yer edinmiş olan Can Emre, genç yaşına rağmen bu iki alanda da etkileyici bir iz bırakmayı sürdürüyor. İlerleyen yıllarda, hem motor sporları hem de oyun dünyasında daha büyük projelere imza atması ve adından sıkça söz ettirmesi bekleniyor.
Bir Yorum Bırak